Chanel diyor ki ‘’ “30 yaşında görkemli, 40 yaşında çekici ama hayatının geri kalanında karşı konulmaz olabilirsin.” Varoluşumuzda var tercih edilme, takip edilme ihtiyacı!
Tercih edilen, takip edilen, vazgeçilmez olmak için farklı olmak gerekiyor. Farklı olmak için farklı bakış açısı gerekiyor! Farklı bakış açısını bütüne katkı toprağına ekip; tutkuyla sulamak işin sırrı! Duyuyor musunuz! Gücünü karakterden alan stilimizi yaratmak için çıkmış olduğumuz bu yolculukta kelimelerim gözlerinizin içine bakarak heyecanla merhaba diyor!
Hatırlatmak isterim ki stil her şeyden önce konuşmadan kim olduğunuzu anlatmanın yolu; kendinizi dünyaya ifade ediş tarzıdır! Bu tarzın bileşenleri arasında olan giyinmek bir sanattır. Matematik, fizik, psikoloji, tekstil, anatomi, kimya ve güzel sanatların buluştuğu bir disiplindir aslına! Hayatımızın her anında iç içe olduğumuz bir bilimdir! Bir sanattır.
Giyinmek bir sunum sanatıdır. Önemli olan ne giydiğiniz değil! Hangi vücuda nasıl giyindiğiniz! Giyinmek mi! Stratejik giyinmek mi! Vücut ölçünüzü biliyor musunuz? Hiçbir vücut ideal ve mükemmel değildir. Fit görünmek zayıf olmak da değildir. Zayıf kişi her şeyi giyebilir diye bir genelleme de yapamayız. Önemli olan vücut şeklimizi ve tipimizi keşfederek; bedenimizdeki güzel yönlere odağı çekmektir. Fit kıyafet vücuda oturur. Ne çok bol, ne dar! ‘’Tam da bana göre dediğiniz histir’’. Fışkıran ve taşan fazlalıkların olmaması gerekir. Fit kıyafet kendinizi size özel hissettirir. Kıyafetlerinizin üzerinizde fit durmasını istiyorsanız; paça, bel, kol boylarını kendinize göre ayarlatmakla başlayabilirsiniz!
Vücut ölçümüze odaklanalım mı! Kendimizi belimizden itibaren ayaklarımıza doğru sarkıtalım! Eğer iki parsça oluyorsak dengeli torsa, bacaklar kısa üst vücut uzun ise uzun torso, bacaklar uzun, üst vücut kısa ise kısa torsoya sahibiz. Vücut ölçümüzü bilmek bize ne kazandıracak peki? Vücut ölçümüze göre kıyafetlerimizi aldığımızda üzerimizde daha güzel duracak ve gereksiz alışverişi önleyecek! Vücut ölçümüzü bilmek size; ‘’pantolonun paçası nerede, düz paça mı duble paça mı olmalı?’’, ‘’Eteğin boyu nerede sonlanmalı’’, ‘’Gömlek ve kazaklarımız içerde mi dışarıda mı’’ ‘’Pantolon ve eteklerin beli nerede başlamalı’’ gibi birçok sorunun cevabını bilmek konusunda bizi yönlendirecektir.
Kıyafet ve aksesuar seçiminde ki küçük detaylar; sizi olduğunuzdan daha genç, ince, uzun, enerjik ve zarif gösterebilir. Bu süreci iki adımda odağı yöneterek başarabiliriz. İlk adım: kamufle et! İkinci adım: odağı başka yere çekerek, güzele odakla!
Örneğin beliniz kalın ve göbeğiniz var diyelim; kemer takıp çok dar kıyafetler giyip dikkati üzerinize çekmek yerine, o bölgeyi dökümlü ve asimetrik uzun parçaları kamufle edebiliriz! Kalın bölgeleri kamufle etmenin en basit yolu: koyu düz renk, akışkan kumaşlar, asimetrik, verev ya da dik çizgileri tercih etmek. Yani kesimler ve renklerle optik illüzyon yaratabiliriz.
Hangi bölüm inceyse ortaya çıkarmak mesela! Boyun, bel, ayak ve el bileği! Daha zarif, daha ince, daha uzun gözükürsünüz.
İnce ve uzun etki bırakmak için: Abrakadabra!